Haberler

Saç Dökülmesinin Başlıca Nedenleri

İHA tarih 17.10.2016, 08:18 (UTC)

Saç Dökülmesinin Başlıca Nedenleri

Saç Dökülmesinin Başlıca Nedenleri
Uzmanlar, günde 50-100 adet saç telinin dökülmesini normal sınırlar içerisinde kabul ederken, eğer aşırı miktarda saç kaybı ve saçlarda gözle görülen incelme oluşursa, en kısa zamanda doktora başvurulması gerektiğini bildiriyor.
Tüm toplumlarda saçlarla saç şekillerinin sosyal ve kültürel bir önemi vardır. Saç dökülmesiyle karşılaşan bir kişi, kendisini fiziksel ve ruhsal olarak zayıf görmeye başlayarak, bu durumdan kurtulabilmek için değişik yöntemlere başvurabilir. Ancak, saç dökülmesinin nedeni bulunmadan doğru bir tedavi şekli uygulanamaz.
Bu nedenle aşırı saç dökülmesi, saç köklerinde zayıflık ve saç tellerinde incelme şikayetleri bulunanların, deri hastalıkları uzman hekimlerine başvurmaları gerekir. Uzmanların verdikleri bilgiye göre, sağlıklı bir insanda saçların yaklaşık yüzde 90'ı sürekli uzama halindedir. Bu büyüme evresi 2-6 yıl kadar sürebilir. Geriye kalan yüzde 10'luk kısım ise, 2-3 Ay kadar süren dinlenme evresinde bekler. Bu dinlenme evresi sonucunda saçlar dökülür, dökülen saç köklerinden yeni saçlar büyümeye başlar ve döngü bu şekilde devam eder.
Saç dökülmelerinin çoğu da işte bu normal saç büyüme döngüsünden kaynaklanır. Günde 50-100 adet saç telinin dökülmesi ise normal sınırlar içerisinde kabul edilir.
Saç dökülmesinin nedenlerini bilmek hem bilinçli davranarak baştan bazı tedbirler almanızı sağlayacak, hem de bir sorun yaşadığınızda doğru tedavi şekli konusunda sizi yönlendirecektir. İşte sizi bu önemli sorundan kurtaracak saç dökülmesinin başlıca nedenleri.
Uygunsuz saç bakımı ve kozmetik ürün kullanımı: Uzmanlara göre; boya, renk açma, düzleştirme veya perma gibi yöntemler, uygun koşullarda yapılmazsa saça zarar verebiliyor. Bu yöntemlerin sık sık veya aynı anda uygulanması da saçı zayıflatıp kırılmasına neden olabiliyor. Saçı çeken atkuyruğu, örgü, sıkı lastiklerle toplama gibi saç şekillerinin de sıklıkla uygulanmaması gerekiyor. Çünkü saç diplerine etki eden sabit çekme kuvveti saç kaybına neden olabiliyor. Sık sık yıkamak, taramak ve fırçalamak ise saçı kırabiliyor.

"FIRÇA YERİNE GENİŞ AĞIZLI VE DÜZ UÇLU TARAKLAR KULLANILMALI"
Şampuandan sonra krem kullanmak saç taranmasını kolaylaştırıyor. Islakken daha kırılgan olduğu için, saçı havlu ile ovalayarak kurutmaya çalışmaktan kaçınmak gerekiyor. Uzmanlar, fırça yerine geniş ağızlı ve düz uçlu tarakların tercih edilmesi gerektiğini bildiriyor.
Ailesel saç kaybı: Saç dökülmelerinin en sık rastlanan sebebinin kalıtsal özellik olduğunu bildiren uzmanlar, bu kalıtıma sahip olan kadınlarda saçlarda azalma görüldüğünü, ancak kellik oluşmadığını belirtiyor. Bu duruma ''erkek tipi kellik'' deniyor ve 10-20-30'lu yaşlarda başlayabiliyor. Son zamanlarda yeni tıbbi tedavi seçenekleri sunulmasına rağmen kalıcı bir düzelme sağlamanın saç transplantasyonu dışında henüz mümkün olmadığını ifade eden uzmanlar, hasta için uygun olacak yöntemin doktor tarafından seçilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Alopesi areata: Bu tip saç kayıplarında düzgün yüzeyli, para büyüklüğünde veya daha geniş yuvarlak yama tarzı alanlar oluşuyor. Nadiren tüm saç ve vücut kıllarında kayıp oluşabiliyor. Her yaşta görülebilen bu tip saç dökülmesini yapan neden bilinmemekle birlikte, birçok hastada saçlar daha sonra kendiliğinden büyüyor.

Doğum sonrası: Gebe bayanlarda saçların büyük bir kısmının büyüme halinde olduğunu ifade eden uzmanlar, doğum sonrasında saçların, saç büyüme döngüsünün dinlenme fazına geçtiklerini, 2-3 ay içerisinde aşırı miktarda döküldüklerini, bu sürecin 1-6 ay kadar sürebildiğini ve çoğunlukla yeniden büyüyerek eski miktarlarına ulaştıklarını bildiriyor.
Yüksek ateş, ağır enfeksiyon ve soğuk algınlığı: Hastalıkların, saçların dinlenme evresine girmesine neden olabildiğini belirten uzmanlar, yüksek ateş ve ağır bir hastalıktan 4 hafta ila 3 ay sonra yoğun bir saç kaybı gelişebileceğini, ancak zamanla saçların eski halini alacağını bildiriyor.
Tiroid hastalıkları: Fazla veya az çalışan tiroid bezinin saç kaybına neden olabildiğini belirten uzmanlar, hastalığın tedavisiyle saç kayıplarının da giderilebileceğini bildiriyor.
Eksik protein içerikli beslenme: Proteinden fakir diyetler yapan veya Anormal beslenme alışkanlığına sahip kimselerde Protein eksikliği oluşuyor ve vücut proteini muhafaza etmek için saçları dinlenme evresine sokuyor. Bundan 2-3 ay sonra da yoğun bir saç kaybı oluşuyor. Uzmanlar, bu durumun yeterli miktarda protein alınımıyla düzelebileceğini belirtiyor.
MANTAR HASTALIĞI ÇOCUKLARDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR
İlaçlar: Uzmanlara göre, bazı ilaçlar geçici bir süre saç dökülmesine neden olabiliyor.
Kanser tedavileri: Bazı Kanser tedavilerinin saç hücrelerinin bölünmesini durdurabildiğini belirten uzmanlar, hastaların saçlarının yüzde 90'ını kaybedebileceklerini, ancak terapi sona erdikten sonra saçların tekrar büyüme göstereceklerini ve eski hallerine döneceklerini bildiriyor.
Doğum kontrol hapları: Doğum kontrol hapı kullanan bir bayanda saç dökülmesinin ancak kalıtsal yatkınlıkla oluşabileceğine işaret eden uzmanlar, dökülme gerçekleşirse hapların doktor kontrolünde değiştirilmeleri gerektiğini belirtiyor.
Demir eksikliği: Demir eksikliğinin de saç dökülmesine neden olduğuna işaret eden uzmanlar, bazı kişilerin demiri besinsel olarak eksik aldıklarını, bazılarında ise demirin bağırsaklardan emiliminin yetersiz olduğunu belirtiyor. Bayanlarda adet kanamaları nedeniyle demir eksikliğinin daha sık görüldüğünü bildiren uzmanlar, bu durumun mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini belirtiyor.
Büyük cerrahi girişimler ve kronik hastalıklar: Büyük cerrahi operasyon geçiren hastaların 1-3 ay içinde aşırı bir saç dökülmesi fark edebileceklerini belirten uzmanlar, bu durumun birkaç ay içinde geçebileceğini, ağır kronik hastalığı olan kişilerde ise saç kaybının ömür boyu devam edeceğini bildiriyor.
Mantar hastalıkları: Küçük yamalar halinde kabuklanmalarla başlayıp yayılabilen, saçlarda kırılma, saçlı deride kızarıklık ve şişlik, hatta sızıntıya neden olabilen mantar hastalığının çocuklarda daha sık görüldüğünü belirten uzmanlar, hastalığın mutlaka ilaçla tedavi edilmesi gerektiğini bildiriyor.
Saç koparma hastalığı (Trikotilomani): Çocuklar ve bazen erişkinler, saç, kaş veya kirpiklerini koparıncaya kadar çekebiliyor ve bunu bir alışkanlık haline getiriyor. Uzmanlar, böyle durumlarda psikolojik yardım alınmasını öneriyor.
İHA

SAÇ DÖKÜLMESİNDE YENİ NESİL TEDAVİ YÖNTEMLERİ

Hülya Sağlan tarih 01.10.2016, 20:53 (UTC)

Saç dökülmesinde yeni nesil tedavi yöntemleri

Saç dökülmelerindeki yeni tedavi yöntemleri hakkında bilgi veren Dermatoloji Uzmanı Hülya Sağlan, "Saçlardaki seyrekleşme, incelme ya da dökülme hem kadınlarda hem de erkeklerde güven kaybına neden olabiliyor" dedi.

Erkek ya da kadın olsun, saç dökülmesi kişilerin kolay kolay göz ardı edemedikleri bir sorun. Araştırmalar kişilerin kendilerini nasıl gördükleri ile saç arasında yakın bir ilişki olduğunu gösteriyor. "Saçlarda yaşanan seyrekleşme, incelme ya da dökülme hem kadınlarda hem de erkeklerde güven kaybına yol açabiliyor" diyen Dermatoloji Uzmanı Hülya Sağlan, alışılmadık biçimde, uzun süredir saçlarınızın dökülmekte olduğunu fark ederseniz bir dermatoloji uzmanına danışmanızda fayda olduğunu söylüyor.

SAÇ DÖKÜLMESİ NE ZAMAN ÖNEMSENMELİ?
Günde 100 adet saç telinin üzerindeki kayıplar saç dökülmesi problemine işarettir. Saç teli kaybını tespit edebilmek için kişiye “çekme testi” uygulanır. Belli bir saç tutamının çekilmesi ile gerçekleştirilen testte, eğer 4’ten fazla saç teli koparsa o kişide dökülme problemi var demektir. Bu dökülme “telojen dökülme” olarak adlandırılan ve toplumda özellikle kadınlarda görülen bir dökülme tipidir. Hormonal dengesizlikler, bilinçsiz yapılan zayıflama diyetleri, ilaç kullanımı ve psikolojik stres faktörleri doğrudan veya dolaylı olarak “telojen dökülme”ye neden olabilmektedir.
Erkek tipi saç dökülmesi ise genetik geçişli, erkeklerde çok sık görülen ve saçlı derinin belirli bölgelerinde yoğunlaşan “alopesi tipi” saç dökülmesidir. Daha nadir ve daha hafif olmak üzere kadınlarda da görülmektedir.

"DERMATOLOJİ UZMANINA BAŞVURUN"
Doktorunuz, önce dökülmeye neden olan faktörleri tespit eder ve nedene yönelik tedavi yönteminizi oluşturur. Tedavi süreci saç mezoterapisi, PRP ve saç aşısı yöntemleriyle desteklenerek saç dökülmesinin engellenmesi ve sonrasında saç kıllarının sayısında artış sağlanabilmektedir.

''DOĞAL YÖNTEM STONEX KULLANIN''
Son dönemlerde ortaya çıkan doğal bir karışım, bazı kuaför ve baharatçılarda satılan bu ürünün saç dökülmesini azalttığı ve yeni saçlar çıkarttığı söylenmektedir.Kleopatra saçını hepimiz duymuşuzdur mutlaka,bu kadar parlak ve güzel olmasının sırrı bu formülmüş.

''SAÇ AŞISI''
Saç aşısı içerisinde hücreler arası bağlantıyı sağlayan ekstraselüler matriks, vitamin ve PRP kombinasyonundan oluşan bir formüldür. En önemli avantajı uygulanın tek seans olmasıdır. Saç dökülmesi tedavi edilebilir bir durumdur. Erken dönemde tedaviye başlanması her zaman daha iyi sonuç alınmasını sağlar. Doğal yollarla elde edilen bir takım şampuan ve saç losyonları, saç dökülmesini durdurmada, mevcut saç kalitesini artırmada önemli rol oynar.

SAÇ EKİMİNİN ZARARLARI

www.cilt.net 'den alıntıdır. tarih 01.10.2016, 20:34 (UTC)

SAÇ EKİMİNİN ZARARLARI

Saç Ekimi Zararları: Saç ekiminin zararlarını maddeler halinde inceliyor, tüm merak edilen sorulara yanıt veriyoruz. Saç ekiminin bir takım zararları bulunmaktadır ancak bu zararlar ömür boyu kalıcı zararlar değildir. Bu zamana kadar saç ekimi yaptırmış olan hastalarda, hastanın yaşamını etkileyecek, sağlığını ciddi tehlikeye sokacak zararlı etkenlerine rastlanmamıştır.

Saç ekimi zararları geçicidir ve hastaların saç ekimi sonrasında yaşadıkları zararları çok fazla önemsememesi, geçici olduğunu bilmesi gerekir. Saç ekiminin zararlarına gelin hep birlikte göz atalım.

Saç ekimi konusunda daha detaylı bilgilere Saç ekimi konumuzdan ulaşabileceğimiz gibi, saç ekimi nerede yaptırılır sorusuna da, Saç ekimi merkezleri makalemizi inceleyerek öğrenebilirsiniz.

Saç Ekiminin Zararları Nelerdir?

1- Saç ekimi sonrasında ortaya çıkan sorunlardan bir tanesi, vücutta alerjik reaksiyonlara rastlanmasıdır. Alerjik reaksiyonlardan en çok kaşıntı problemi kendini göstermektedir. Saç ekiminin geçici zararlarından biri olan kaşıntı, kısa süre sonra yavaş yavaş azalacak ve tamamen ortadan kalkacaktır.

2- Saç ekiminden sonra görülebilecek olan zararlardan bir tanesi de, ağrılardır. İşlem sonrası ortaya çıkan ağrılar, doktor tavsiyesi ile kullanılacak olan ilaçlarla hafifletilir. Ağrılar en fazla 10 gün sürmektedir. 10 gün sonra ortadan kaybolurlar.

3- Ödem oluşması da, saç ekiminin zararlarından bir tanesidir. Kafa derisinde ortaya çıkan ödemler, uzun süre kalıcı olmayan bir başka sorundur. Şişlikle birlikte meydana gelen ödemeler hakkında uzmanınızdan detaylı bilgiler edinebilirsiniz.

4- Uygulama alanında kanama gibi durumlar ortaya çıkabilir. Elinizle baş bölgesini kaşımak ve temas etmek o bölgeyi kanatmanıza neden olabilir. Buda ciddi bir şekilde enfeksiyon kapmanıza neden olur.

5- Anestezi yöntemi ile yapılan bir işlem olduğu için saç ekimi öncesi ve saç ekimi sonrasında kalıcı tahribatlar oluşturması mümkündür. Fakat bu durum işlem öncesinde doktorla görüşülerek ortadan kaldırılabilir. Bilinçli bir hasta doktorun tedavi sonrası tutumunu yönlendirebilir.

6- Doktorun saç ekimi işleminde yeterli tecrübeye sahip olmaması da, saç ekiminden sonra ortaya çıkabilecek problemlerin görülme riskini artırır. Saç ekimi yaptıracak olanlar mutlaka uzmanını iyice araştırmalı ve seçmelidir. Hastanın hayatını riske atabilecek zararlı etkiler, uzman olmayan kişiler tarafından yapılan saç ekimi uygulamasında görülür.

SAÇ EKİMİ RİSKLERİ

Saç ekimi uygulamasında saç derisinde işlem yapıldığı için birkaç çeşit risk görülme olasılığı bulunmaktadır. Saç ekimi ciddi bir uygulamadır ve bu durum göz önünde bulundurularak hem öncesinde hem de sonrasında birkaç adıma dikkat etmek gerekir. Özellikle de saç derisinde görülebilecek enfeksiyon riskine karşı hastalar saç derisini temiz tutmalıdır.

Saç Ekiminin Riskleri

1- Saç ekimi riskleri arasında en sık rastlananı, enfeksiyon problemidir. İşlem bölgesinde yaralar meydana geliyorsa, enfeksiyon kapıldığını gösterir. Saç ekimi riskleri arasında çok büyük önem arz eden bu yaralar dikkate alınmalı ve saç ekimi yaptırırken dalında uzman bir doktor tercih edilmelidir. Kafa derisinde geçmeyen yaralar ve ağrıların nedeni enfeksiyon oluşumudur.

2- Saçların yönü ters tarafa doğru ekildiğinde oluşacak şekil bozuklukları da bu risklerden biridir. Saçlar taradığınız yönden daha farklı yönlerde çıkıyorsa; işlem hatası yapılmıştır. Saç ekim risklerinden olan hatalı ekim görüntü olarak hoş durmaz.

3- Saç ekimi yapılan bölgede uyuşmalar görülür. Bu uyuşmada saç ekimi risklerindendir. Eğer uyuşmalar kalıcı hale gelmiş ise, hiç vakit kaybetmeden doktorunuza danışın.

4- Saç ekimi yaptırılacak olan merkezin hijyenik olmasına da dikkat edilmelidir. Aksi durumda enfeksiyon ve benzeri sorunlarla karşılaşabilirsiniz. Özellikle de saç ekiminde kullanılan aletlerin streril olması çok önemlidir. Çünkü genellikle bu aletlerden mikrop kapma olasılığı yüksektir. Uygun koşullarda temizlik kurallarına uyulması hayatınızı riske atmaz. Aksi söz konusu olduğunda kandan geçen hastalıklara bile yakalanabilirsiniz.

5- Doktorunuza saç ekimi öncesi kullandığınız ilaçlar hakkında da bilgi verin. Bazı ilaçlar saç ekimi esnasında kullanılan ilaçlarla etkileşime girebilir, hayatınızı riske atabilir. Hipertansiyon ve kalp hastalıklarında kullanılan ilaçlardan doğacak riskleri sıfıra indirmek için uzmanınızla detaylı bir görüşme yapın.

6- Saç ekimi sonrası ekim yapılan bölgede yeni saçların çıkmaması da, hastaya yanlış uygulamadan kaynaklı risk doğurur. Dalında uzman olan bir doktora işlemi yaptırmanız bu yüzden de çok önemlidir. Hayatınızı riske atmamak için böyle sorunların önüne geçmek adına uzmanınızı iyi seçin. Eğer işlem sonrasında ekim bölgesinde saç çıkmamışsa hemen uzmanınızı arayın ve gerekli sorunlarını yöneltin.

7- Saç ekimi işlemi sonrası saçları yıkamak da, risk oluşturur. Saç ekimi sonrası saçınızı ne zaman yıkayacağınızı doktorunuzla görüşün. Ekimden sonra hemen saçları yıkamak sizden kaynaklı sorunlar doğurur. Uzmanınızın tavsiye ettiği şekilde ve aralıklarla saç ekimi sonrası temizliğinizi yapabilirsiniz.

SAÇ EKİMİNİN YAN ETKİLERİ

1- Saç ekimi işlemesi esnasında hastaya lokal anestezi uygulanır ya da alerji riski bulunmuyorsa genel anestezi uygulanır. Anesteziye bağlı olarak saç ekimi sonrasında hastalarda halsizlik ve uyuşukluk gibi yan etkiler görülmektedir.

2- Kanama ve aşırı kaşıntı gibi yan etkilerde görülmektedir. Saç ekiminin en sık rastlanan yan etkilerinden olan kanama ve kaşıntı, kısa bir süre sonra geçer. Geçmediği durumlarda doktorunuzla görüşmelisiniz.

3- Saç ekimi işleminden sonra ekim bölgesinde enfeksiyon sorunu meydana gelmişse, dermataloga görünmelisiniz. Enfeksiyon ciddi bir yan etkidir ve mutlaka tedavi edilmelidir.

4- Şişlik(ödem) oluşumu da saç ekimi yan etkileri arasında görülebilecek bir problemdir. Eğer ödem bölgesine dokunulduğu zaman acı veya ağrı ortaya çıkmıyorsa, endişeye kapılmaya gerek yoktur. Ancak aksi durumu söz konusu ise derhal uzmanınızı armalı ve kontrole giderek tedavi planlanmalıdır.

<-Geri

Devam->